Yüzde sinir sıkışması, sinirlerin çevresindeki kemik, kıkırdak, kas ve tendon gibi dokuların sinirlere aşırı baskı yapması sonucunda ortaya çıkan bir sinir hastalığıdır. Bu baskı nedeniyle dokularda ağrı, uyuşma ve karıncalanma gibi etkiler oluşmaktadır. İnsan vücudunda tüm hareketler sinirler ve kaslar aracılığıyla gerçekleşir. Beyin tarafından gönderilen iletiler, sinirler yoluyla ilgili organa ulaşır ve kaslar bu iletilere göre çalışarak hareket oluşturur. Yüz sinirleri, kaslara göre daha hassas bir yapıya sahiptir. Bu nedenle ezilme, yırtılma ve kopma durumunda uyuşukluktan felce kadar çeşitli rahatsızlıklar görülebilir. Sinirler, beyin ve omurilikten oluşan bir yapıdadır. Dolayısıyla sinirler ezildiğinde, beynin gönderdiği iletiler geçemez ve his kaybı yaşanır. Sinir üzerindeki baskı ortadan kalktığında ise sıkışan bölgede his geri gelir ve hasta eski durumuna kavuşur. Bu duruma yüzde sinir sıkışması denir.

Yüzde sinir sıkışmasının başlangıç döneminde ilk belirtiler arasında çabuk yorulma, elde güçsüzlük ve karıncalanma hissi yer alır. Sinirler beyinden aldıkları emirleri kollara, bacaklara ve vücudun diğer kısımlarına taşır. Genel anlamda sinirler deriden aldıkları duyuları üst merkezlere iletirler. Her bir sinirin içerisinde beyindeki emirleri organlara taşıyan milyonlarca sinir lifi bulunur. Geri dönüşüm olmazsa sinir lifleri ölür. Çok sayıda sinir lifi kaybedildiğinde, kaslara yeterince sinyal gitmez ve kas kasılmalarında sorunlar başlar. Bu nedenle kaslar yeterince kuvvet üretemez ve sinirin beslenmesi engellenir. Sonuç olarak sinir hücreleri ve lifleri bir kısmını kaybeder. Özellikle deri duyusu üst kısımlara iletilemez.

Yüzde sinir sıkışması ilaç tedavisi ya da fizik tedavi ile tamamen iyileşemez. Bu durumda yalnızca bölgede oluşan ödemin azaltılması ile sinirin daha fazla sıkışmaması sağlanabilir. Kesin tedavi yöntemi cerrahi müdahaledir. Cerrahi müdahale sırasında sinirin sıkıştığı bölge genişletilir ve hasta tekrar sağlığına kavuşur. Ancak ameliyattan sonra da kontrol edilmesi gerekmektedir. Sinir sıkışmaları uzun yıllar içerisinde kendini gösterebilir. Bu nedenle ameliyattan bir süre sonra düzenli olarak egzersiz yapılması gerekmektedir.

Bazı gerekli testler sonucunda sinir sıkışması olan hastalara ağrı, karıncalanma ve uyuşukluğu yaratan etkenler engellenir ve bant kullanılarak hasta dinlenmeye alınır. Tedavinin ilk aşaması dinlenmeyle gerçekleşir. Hasta dinlenme aşamasından sonra fizik tedavi uygulamasına yönlendirilir. Sinirler üzerindeki baskıyı hafifletmek amacıyla fizik tedavi sırasında bazı hareketlerin uygulanması gerekmektedir. Bu hareketler sinirlere yapılan baskıyı hafifleterek kasların esnemesini ve güçlenmesini sağlar.

Yüzde sinir sıkışması, yüz felci ile karıştırılmamalıdır. Sinir sıkışması, sinirin geçici olarak baskı altında kalması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Yüz felci ise genellikle sinirin kalıcı hasar görmesi ile oluşur ve daha ciddi bir tıbbi durumdur. Ayrıca, sinir sıkışmasının erken teşhisi ve tedavisi, uzun vadeli komplikasyonların önlenmesinde kritiktir. Bu nedenle, sinir sıkışması belirtileri fark edildiğinde bir sağlık profesyoneline başvurulması önemlidir.